8 Şubat 2010 Pazartesi

Bebeklere Fısıldayan :S.L.O.W

Bebeklere Fısıldayan Kadının Sırları kitabında S.L.O.W. 65. sayfada anlatılıyor. S.L.O.W, Hogg tarafından kullanılan ve ebeveynlere bebek ağladığına durup düşünmeleri için yardım eden bir akronimdir.
  • S: Dur (Stop). Unutma, ağlamak bebeğin için iletişim yoludur.
  • L: Dinle (Listen). Ağlamanın nedenini belirle. Bebeğin ne için iletişim kurmaya çalışıyor?
  • O: Gözlemle (Observe). Bebeğin ne yapıyor? Ağlamadan önce ne yapıyordu?
  • W: Ne oluyor? (What's up?) Ne görüp, duyduğunuza dayanarak, değerlendir ve cevapla.

Bu akronimle, bebeğinizin nasıl iletişime geçtiğini daha kolay öğrenebilirsiniz. Anneler için hemen ağlamaya cevap vermemek çok güçtür. Çok uzun bir zamandan bahsetmiyoruz, daha çok doğru olarak cevaplamaktan bahsediyoruz.

Dur (Stop)
Hogg'un durmak için bir yapmasının birçok nedeni vardır:

  • Bebeğiniz iletişim kurmayı öğrenebilir. Eğer şans verilirse, bebek söylediğinin anlaşıldığını öğrenir ve çok küçükten itibaren gerçekten iletişim kurar. Bununla birlikte, çocuğunuz iletişim çabalarını geliştirmek için mücadele edecektir. Ben kızımda bunun doğru olduğunu hergün görüyorum.
  • Bebeğiniz kendini sakinleştirme yeteneklerini geliştirecek. Ela yeni doğmuşken, annem şu dakikadan itibaren birgün gelip benden kopacağını ve kendi ayakları üzerinde duracağını anlamam gerektiğini söylemişti. Buna fiziksel, sosyal, duygusal ve zihinsel olarak da dahil. Bu beni terkedecek ve benimle bir daha konuşmayacak demek değil, fakat benim işim ona kendi ayaklarının üzerinde durmayı öğretmek. Eğer her zaman müdahale ederseniz, ona kendi kendine anlayıp karar vermek için bir şans vermiyorsunuz. Bu çoğu anne baba için gerçekten zor. Çocukları zorlanırken karışmamak için kendilerini zor tutarlar. Ben Ela'nın kendi problem çözme yeteneği gelişsin diye çok mecbur değilsem (eğer ortada güvenliği ile ilgili bir konu yoksa veya kendisi yardım istemiyorsa) karışmıyorum. Baştan bu alışkanlığı kazanırsanız çok iyi olur.
  • Bebeğinizin dilini öğreneceksiniz. Daha önce belirttiğim gibi, önce durmak ve düşünmek bebeğinizin ağlamalarını daha çabuk öğrenmenizi sağlayacaktır.

Dinle
Dinlemeniz için bazı öneriler.

  • Günün hangi vakti olduğunu düşünün. Uyku zamanı mı? Uyku zamanı bitti mi? Oynuyor ve şimdi sıkıldı mı?
  • Durumu düşünün. Bebeğinizin etrafında başka neler oluyor? Bir köpek mi havlıyor? Evde pişenler yüzünden güçlü kokular mı var? Sıcak veya soğuk oldu mu? Etrafındaki aktiviteler yüzünden aşırı uyarılmış olabilir mi?
  • Kendinizi düşünün. Nasıl hissediyorsunuz? Bebeğiniz bazen sizi, sizin kendinizi bildiğinizden daha iyi bilir, duygularınızı direk anlar. "Anne mutlu değilse, kimse mutlu değildir" sözünü duymadınız mı? Çok doğru. Bu anneye herhangi bir durumdan mutlu olmayı öğrenmesi için büyük sorumluluk yükler. Aynı zamanda, bilin ki çocuğunuzun hissetmediği hislerinizi de ona yansıtırsınız.

İşte dinleme yeteneğinize zarar veren bazı şeyler:

  • Kafanızda başka birinin sesi var. Etrafda ne yapmanız gerektiğini söyleyen bir sürü insan vardır. Sizin de iyi bir ebeveyn nasıldır ve nasıl değildirle ilgili kendi gözlemleriniz ve düşünceleriniz vardır.
  • Ağlayan bebeğinize yetişkin duyguları yakıştırırsınız. Hogg diyorki, bebekler üzüntüden, sizi manipüle etmek için veya gününüzü mahvetmek için ağlamazlar. Bebekler, sıkıldığını, acıktığını, yorulduğunu ve rahatsız olduğunu anlatmak için ağlarlar.
  • Kendi motiflerinizi ve problemlerinizi bebeğinize de mal edersiniz. Yalnız olmaktan nefret ederseniz, bebeğiniz de yalnız olduğu için ağlıyor sanarsınız. Karanlıkta gergin oluyorsanız, bebeğinizin de karanlıkdan korktuğunu farzedebilirsiniz. Kendinizi ve kendi korkularınızı bilin ve sonra çocuğunuza bir birey gibi davranmaya çalışın.Kendi duygularınız yerine bebeğinizin ihtiyaçlarının ne olduğunu dinlemeye çalışın.
  • Ağlama sesine karşı düşük toleransınız var. Belki de ağlamanın kötü anneye eşit olduğunu düşündüğünüzdendir.
  • Bebeğinizin ağlamasından utanıyorsunuz. Bu genelde etrafda ziyaretçiler varsa veya halk içinde genel olarak olan şeydir.
  • Zor bir doğum yaptınız. Bebeğinizin deneyimi konusunda kendinizi kötü hissediyorsunuz ve bu yüzden ağlıyor zannediyorsunuz.

Gözlemle
Gözlemlemek için sadece ağlamayı duyup değerlendirmek değil, bebeğinize bakmanız yardımcı olur. Hogg anlamlarıyla birçok vücut dili aksiyonları listeler (sayfa 80). Bu; baş, gözler, ağız, yüz, eller/kollar, gövde, deri ve bacakları da içerir. Her bölümden bir örnek vereceğim.

  • Baş. Objeden başını öbür tarafa çevirir = bebeğin görüntüsünün değişmesine ihtiyacı var (sıkılmıştır)
  • Gözler. Göz kırpmadan bakar, sanki gözleri fırlıycak gibi = aşırı yorulmuş ve aşırı uyarılmış
  • Ağız. Ses olmadan bağırır, sonunda nefes alarak ağlar = gaz veya başka bir ağrısı var
  • Yüz. Yüz buruşturma, hızlı soluk alıp verebilme, gözlerini kırpma, gülümsemeye benzer bir yüz hareketi = gaz veya başka bir ağrısı olabilir, veya kaka yapıyor
  • Eller / Kollar. Koordinesiz şiddetle sallanması, cildini yakalamak = aşırı yorgun veya gazı var
  • Gövde. Arkaya kavis yapar, meme veya şişe arar = açlık.
  • Ten. Tüyler kabarır = üşümek
  • Bacaklar. Güçlü, koordinasyonsuz tekme = yorgun

Ne Oluyor?
Bu bölümde, Hogg ağlamanın nedenini çıkarmak için duyduğunuzla gördüğünüzü birleştirecek yollar listeliyor. Sayfa 86'da başlıyor. Şimdi problem olarak görünen şeye göre davranabilirsiniz. Tablo harika.

Unutmayın, ağlayan bir bebek kötü bir ebeveyn olduğunuzu göstermez. Ağlamaya nasıl cevap vereceğinizi öğrenmek ve bir çözümle yaklaşmak, probleme karşı yapacak hiçbir şeyiniz olmamasından daha iyidir. Bunu yaparak potansiyel kötü alışkanlıklar öğretebilirsiniz. Mesela bebeğinizin canı sıkılıyor ama siz onu besleyerek cevap veriyorsunuz. Bu ona sıkıldığında yemek yemeyi öğretiyor, aç olmasa bile.

Hiç yorum yok: