21 Temmuz 2012 Cumartesi

Ece 22 Aylık ve Son Tütücü Baba


Günleri bırak ayların nasıl geçtiğini anlamıyorum artık. Aylar bir gün kadar çabuk geçiyor. İşlerim çok yoğunlaştı. Şu kızların büyümesini artık kaçırıyorum gibi geliyor. Malesef eskisi kadar onlarla vakit geçiremiyorum. Bu duruma üzülmekle birlikte iyi ki diyorum, iyi ki doğduklarından itibaren yanlarında olmuşum. Gelişmelerinde, büyümelerinde ellerim hep üstündeydi. Şimdi bir ivme var işlerimde. Çok da planlamadan gelişti. Artık geri dönemem. Bunu da yakalamak istiyorum. Artık biraz akışa bırakmak zamanı. Ela en azından okula gidiyor. Yüzmeye başladı. Şimdi anneannesinin yanına Antalya'ya gidecek. Onun hayatı güzel ve dolu. 



Ece'ye bir sistem oturtmalıyım. Şu sıra kafam çok karışık. Her çocuk gerçekten farklı bir anne ile büyüyor. Ece daha fazla kendi kendine büyüyor. Bazı şeyleri kontrol edememenin de çok faydası var herhalde. Görücez. Ece'ye bir kreş bulmanın zamanı geldi diye hissediyorum. Küçük aslında evet, eskiden 22 aylık çocukları çok küçük bulurdum. Ama anne evde olamıyorsa daha ne kadar bir kadınla evde vakit geçirmeli ki bu çocuk. Hislerim kreşe göndermenin daha doğru olduğunu söylüyor. 2 ay daha, 2 yaşına kadar idare edip sonra uygun bir kreşe başlatmayı düşünüyorum artık.



Ece daha hızlı büyüdü sanki. Bir baktık ki konuşuyor. Şu sıra hafifden 2 yaş sendromları gösteriyor. Ama onu dışında çok tatlı. Çişine ve kakasına takmış durumda. Her yere bezlerini çıkarıp bırakıyor. Kafası karışık çiş kaka nereye yapılır oturtmaya çalışıyor. Sürekli ''anne okula gidicem'' diyor. ''Hadi'' diyoruz ''o zaman çişini tuvalete yap''. Kafa sallıyor. Gidip oturuyor. Kalkıp ''yaptım'' diyor. Bir de ısrar ediyor yaptım diye. Çok komik buluyorum bu durumu. 



Konuşması çok iyi durumda. Şu sıra bir de sürekli ''Anne, yapoorsun?'' diye soruyor. Anlatıyorum bir dakika sonra tekrar soruyor. Düşünüyorum Ece'nin yaşındayken Ela'nın kardeşi olmuştu ve acaba ne olacaklar vardı kafamızda. EE Ece'nin doğduğundan beri kardeşi var. Herşeyi paylaşmak durumunda. Yazık be bu 2. çocuklara. 



Bu arada Ece'nin giydiği tütüyü babası yaptı. Çekimlerde sürekli yeni aksesuara çeşitli süslere ihtiyaç duyuyorum, etrafımdakiler de sürekli bana yardım durumundalar çok şükür. Hele coca. Çok komik bir hayatı var. Ciddi ve sorumluluğu olan bir iş yapıyor. İşe gidiyor çalışıyor. Ama akşamları bana kağıt kesiyor, tütü yapıyor, fotoğraf kağıdı almaya gidiyor, makinamı şarj ediyor, ikinci bir makine ile gelip bana asistanlık yapıyor. Doğuma gidiyorum kızlara bakıyor. Hakkını ödeyemem. Eğer işlerim gelişebiliyorsa benim kadar onun da emeği desteği var. Bahçıvanlık, marangozluk, balıkçılık, maketçilik, bonzaicilik, dalgıçlığa şimdi bir de son olarak tütücülük eklendi. Kendisi bir son tütücü. 



Şu sıra daha büyük bebek ve çocuklarla yeni projelerim olduğu için bir sürü kostüm ve aksesuara ihtiyacım oluyor. Annelerinin işinden kızlar çok karlı çıkıyor değilmi. Baksanıza şu tatlılığa. 



11 Temmuz 2012 Çarşamba

Ela 4 Yaşında!!!

Ela kız dün 4 yaşına bastı. Okulunda minik bir kutlama yaptık. Arkadaşları ile oynadı, eğlendi. Zamanın geçme hızı korkunç. Her ne kadar miniklikleri çok tatlı olsa da Ela'nın geldiği rahat konuma değişmem. Geçen hafta yüzme dersine de başladı. Onun yerine kendimi koyuyorum da hayat ne kadar eğlenceli ve güzel. Umarım sağlıklı ve eğlenceli bir çocukluk geçirir. Onun için dilediğim en büyük şey budur. Oynamaya doysun, mutlu olsun. Mutlu yıllar bebeğim. Kucağıma aldıktan sonra şu 4 sene içinde bana ne büyük mutluluk yaşattın bilemezsin. Seni çok seviyorum.














9 Temmuz 2012 Pazartesi

Beypazarı - Nallıhan

Mayıs ayında bir kaçamak yapıp Beypazarı - Nallıhan'a bir gezi yaptık. Gezi ile ilgili detay bir yazı hazırlıyorum. Çocuklarla yolculuk konusunda. Bu fotoğraflar geziden. Gürleyik'de bir şelale olduğunu bilmiyordum. Sarıyar'da bu kadar güzel bir nehir olduğunu kenarında oturup dinlenildiğini bilmiyordum. Beypazarı'nda bir canlı müze olduğunu, girer girmez sizi bir masalla karşıladıklarını bilmiyordum. Bu kadar dibimizde bir kuş cenneti olduğunu da bilmiyordum. Hepsi güzel yerler. Çocuklar da nispeten uyumluydu. Keyifli bir gezi oldu.


Canlı Müze içinde




Kuş Cenneti






Canlı Müze'de sizi masal anlatarak karşılıyorlar. Yaşatılan bir yer bu müze.


Canlı müzede isterseniz karagöz hacivat oyunu yapabiliyorsunuz. Çocuklar çok eğlendi. Replikleri bile yazmışlar.














Kuş Cenneti



Kuş Cenneti



Sarıyar 

8 Temmuz 2012 Pazar

Memelere Özgürlük

Dilekolay tam 4 yıl. Yaklaşık 4 yıl boyunca hergün şu ikisinden birine, bazen ikisine birden sunduğum süt arzının sonuna gelmiş bulunmaktayım. Ela'nın doğmasının üstünden 4 yıl geçmesine birkaç gün kalmışken bir dönemi daha kapattım. Bu maceraya başlarken umudum yeni kucağıma aldığım bebeğimi emzirebilmekti. Ama bu konuda hiçbirşey bilmiyordum. Başlarda çok zorlandığım günler oldu. Ama eşim her zaman en büyük destekçimdi. Bebelerin bu mucizeden bolca yararlanması için elimizden geleni yaptık. Ela hanım tam 39 ay, Ece hanım tam 21 ay bu kaynakdan yararlandı. Her konuda çok faydasını gördüm. Emzirmenin böyle bir destekçisi olacağım, bu konudaki her şeyi öğreneceğimi düşünmezdim. Çok emzirdim diyen büyüklerimden daha fazla emzireceğimi hiç düşünmezdim. Sonuç olarak 4 yıl önce korkakça başladığım bu maceradan galip ayrıldığımı düşünüyorum. Umarım herkes bebeğini en az 18 ay emzirebilir. İki çocuğumu da emzirmeyi bıraktırmak için hiçbirşey tam anlamıyla hiçbirşey yapmadım. Başladıkları gibi kendileri bıraktılar. Tabii ki azaltmak için birşeyler yaptım. Ama doğal başlayan süreç doğal olarak sona erdi. Hala bazen anne meme diyip gelip emiyorlar tabii artık bıraktıkları için sütüm yok. Neyse biraz hüzün doluyum. Ama artık yeni bir döneme de hazırım. Emzirme sütyenlerini atmanın, kendine bakmanın vakti geldi. Hüzünlü bir gururla bir döneme daha veda ediyorum.