25 Mayıs 2010 Salı

Dim Çayı

Hem güzel bir yer, hem eskitilmiş. Şimdi görenler için cennet, eskisini bilenler için bitmiş. Dim Çayı çok yüksek debisi olan, eskiden üstünde rafting yapılabilen biryermiş. Alanya'dan sonra 7-8 km gittik. Çay başlayınca suyun harika olduğunu düşündüm. Ne kadar güzel akıyor dedim. Ama annem "buralardan geçilmezdi sudan" dedi. Meğerse yukarı baraj yapmışlar, ve suyu tutmuşlar aşağı akan su barajdan taşan sular. Siz düşünün kapasitesini. Yukarı çıktıkça restoranlar var. Suların üstüne oturabileceğiniz mekanlar yapmışlar. Gerçekten çok keyifli görünüyordu. Siz yemek yerken altınızdan sular akıyor. Hatta yüzmeye cesaret edebilenler için su da çok güzel. Ama ben o soğukluğa cesaret edebilicek durumda değildim. İşte bu da benim sınırlarımı aşıyor.

En yukarı çıktığımızda barajla karşılaştık. Manzara gerçekten harikaydı. Resimde akan sular barajdan taşan ve aşağıya verdikleri sular. Baraj büyük ve gerçekten çok güzel görünüyor. Yeşil, mavi birbirine karışmış doğası çok güzel. Aşağıdaki suyun ve hatta su sporlarının olayını bitirmesine rağmen barajın manzarası harika.

Aşağı geri inerken bir restorana da biz girip biraz dinlenip birşeyler yedik. Yolunuz buralardan geçerse uğramanız için güzel biryer ama uzaklardan gelmenize değer mi bilmiyorum. Yine de benden fotoğraflar siz karar verin. Böyle giderse çocuklar büyüyünce blogu seyahat bloguna çeviricem gibi görünüyor.:)

Bu arada Ankara'ya döndük. Tatil güzeldi ama evimizi de özlemişiz.

2 yorum:

AYÇA dedi ki...

Hosgeldiniz esracim. Dim cayı gidip gorulesiye benziyor şimdi boyleyse eski nasıldır kim bilir? Aslında Türkiye ne kadar guzel bir ülke. Her yeri manzara ne hoş yerler var keşfedilmemiş. Bizim yazlıkta bir mağara var inanamazsın. Sorsan kimse bilmez. Hiç kiymet bilmiyoruz. Güzellikleri yok ediyoruz sadece. Dönüşte görüşelim elayi gormek için sabirsizlaniyorum :)

durununannesi dedi ki...

Hosgeldiniz en kısa zamanda goruselimmm