7 Temmuz 2010 Çarşamba

Antalya Günlerimiz


Antalya günlerimizin sonuna geldik. Tam 1 ay kaldığımız Antalya'da günlerimiz genelde suyun içinde, parkda, bahçede geçti. Ela'nın suyun içinde olduğu her an ben de suyun içinde olduğumdan pek fotoğrafını çekemedim. Ela bir ay daha burda kalsa sanırım yüzmeye başlayacaktı. Geldiğimizde dalgadan korkup suya pek yanaşmayan çocuk son günlerde kendi kafasını suya sokmaya, bir ağaç dalının peşinden suy atlamaya başladı.

Bu tatilin Ela için çok iyi olduğunu düşünüyorum. Sürekli dışarda ve aksiyondaydı. Şimdi eve döndüğümüzde onu nasıl oyalayacağımızı kara kara düşünüyorum. Yaramazlıklarına hiç ara vermedi. En son kafasını yardığından sonra yine salıncaklarda ters sallanıyor, yine tırmanıyor, yine olmadık yerlere giriyor. Son günlerde çok daha zor zamanlar yaşıyoruz çünkü artık iyice kendisini hissettiren 2 yaş sendromumuz nedeniyle tamamen anlaşılmaz bir moda girdi. Ona araba kullandırmıyoruz diye (sanki normalde araba kullanıyor) ağlama krizine giriyor, tuvaletini istediği yere (ister beze, ister tuvalete) yapıyor, üstünü istemezse giymiyor ve 1 sn dahi oturmuyor. Şu sıralar bir de "ben de yapıcam" modumuz var. Herşeyi o da yapıcak. "Ben de portakl suyu sıkıcam, ben de domates doğrıycam, ben de ıvır, ben de zıvır..". Yatmamak için yaptığı numaralar başlı başına bir yazı olucak sanırım. Öyle böyle doğuma 2.5 ay kala ne yapıcağımı gerçekten çok merak ediyorum.

Antalya'lı Nurturia Anneleri bir buluşma düzenledi. Fakat son anda çocukların bir kısmı hastalanınca buluşmaya bir ben gittim bir de Antalya'dan bir bayan. Antalya-Ankara buluşması oldu yani. Gazihan'la Ela'nın aralarınd sadece 7 gün var. Birlikte oynadılar, tek bir dalı paylaşamadılar. Antalya'nın dinozorlu parkında güzel vakit geçirdik.

Antalya sıcağa rağmen benim için de güzel geçti. Bol yüzme imkanım oldu. Eve gelen giden kuzenlerim sayesinde uzun zamandır yapamadığımız bir aile kaynaşması yaşadık. Ama artık evimizi, babamızı şehrimizi çok özledik. Ayrıca Antalya'nın sıcağına ve nemine daha fazla dayanamadığım için dönme vaktimiz geldi. Ankara'da bizi bekleyen çoook iş var. Hamile bir kadın için Antalya'nın suyu çoooktan ısındı zaten.

5 yorum:

ayşe arslan dedi ki...

merhaba,,ne güzel vakitler geçirmişsiniz,,,sanırım 7 mehmet parkı orası,(bende antalyalıyım)
gerçektende hamile bir hanım için sıcak burası,,ama 2 gündür çok serin,güneş bile yok,döndünüzmü bilmiyorum ankaraya ama:))
sevgiler

Limonlu Turta dedi ki...

Evet evet dönün artık!:) Biz Ayvalık'a gitmeden mutlaka görüşmemiz ve de Ela'nın doğum gününü kutlamamız lazım.
Anlaşıldığı üzere, özlediiiik!
ç.

Benden Bizden dedi ki...

Bu sicaklarda Antalya'ya 1 ay dayanmana sapka cikariyorum Esra! Hem de Ela gibi bir afacanla! Guzel bir tatil olmasina sevindim, saglicakla donun serin Ankara'ya :)

AYÇA dedi ki...

Son 2 gündür bizim ora feciydi antalyayi dusunemiyorum. Tam dönüş ne zaman görüşelim mutlaka.

Burcu dedi ki...

Ela'nın gözlüğü ters taktığı fotoğrafa ve oradaki ifadeye bayıldım çok şeker, bir de şu domateslerden bir kamyon dolusu istiyorum mümkünse... :PP