19 Kasım 2009 Perşembe

Ben Çocukken


Kabul edin anneniz babanız size kullandı siz de çocuklarınıza kullanacaksınız bu sözü. Özellikle çocuklarınız "yapacakları birşey olmadığını" söyleyerek ağlayıp sızlandıklarında.

Ben muhtemelen şöyle diyeceğim: "Hadi ordan, bir ev dolusu aygıtınız, yüksek teknoloji ürünü 21 tane yarış bisikletiniz, devasa bir alışveriş merkezine ginger'la gidiş kolaylığınız ve 9 çeşit organize sporunuz var." Ben küçükken bunların hiçbirine sahip değildim.

Aslında bu cümle zamanın başlangıcından beri var sanıyorum.

Thomas Edison - 1890: Çocuklar bugün herşeyiniz var! Bizim fonograflarımız, arabalarımız veya ampullerimiz mi vardı. Çakmağımız bile yoktu. Çok şımarıksınız.

Mağara adamı baba - M.Ö 1,005,434 : Niye şikayet ediyorsunuz? Biz küçükken ateşimiz bile yoktu.

30 yıl sonra kızımın çocuklarına şu cümleyi söylediğini duymak için sabırsızlanıyorum : "Ben çocukken McDonalds'da sanal 3d oyun odaları yoktu. O zamanlar böyle uçan arabalarımız da yoktu." Bir de şöyle bir dialog olabilir.
- Anne buzul ne demek? Geçen gün tarih hologramında gördüm. Çok şaşırtıcı
- Eskiden buzullar vardı hayatım. Buz kütleleri onlar. Sonra eridiler. O yüzden 4 kıta kaldı eskiden 7 idi.
- Makak maymunu gribi'nden bize birşey olurmu anne?
- Olmaz kızım hapşıran gördüğün anda ışınlanıverirsin.

Bu sabah kardeşimle 12 yaşımdayken çekilen yayınlamaktan kesinlikle utanç duyacağım resimler buldum. Hatırlıyorum Wii ve Kablo Tv yokken sıkıldığımızda kendimizi eğlendirmek için oyunlar yaratırdık ve hayal gücü bunu yaratmak için bir anahtardı. Şu anki yaratıcılık seviyemi o zamanlar uydurduğumuz oyunlarla çok ilgisi olduğunu farkediyorum.
----------------------------------------------------------------------
Yeni dialoglar
Coca : Bana meyve getirir misin?
Ben : Bence sen kendin alabilirsin.
Coca: Off hayatım ne kadar zor, kendi meyvemi bile kendim almak zorunda kalıyorum.(Mutfağa gider)
Ben : Canııım gelirken bana da su getir.
-------------------------------------------------
Ben : Işığı kapatırmısın.
Coca : Sen daha yakınsın.
Ben : Asıl sen daha yakınsın..(Yer değiştirerek)
Coca: Off ya bu evde herşeyi ben yapıyorum.
-----------------------------------------------------------
Coca: Ela ağlıyor
Ben : Duyuyorum
Coca : Kalkıcakmısın.
Ben: Çalışıyorum (Gözlerim hala kapalı)
------------------------------------------
Benim coca isterse evinizdeki internetin musluğunu kapatabilir bir pozisyonda. Geçenlerde bir cumartesi ODTÜ'de geziyoruz, ben biraz rahatsızım cocaya demişim ki "Bugün sen de gel MyGym'e benim pek halim yok.. Ela'yı taşıyacak durumda değilim." O da "tamam" demiş. Gezdik dolandık, sonra MyGym'e gitmemize 15 dk kala dönüş yoluna geçtik. Coca'nın işyerine yaklaşmışız bir telefon. Efendim ülkenin önemli kurumlarından biri hacklenmişmiş de hemen işe gelmesi gerekiyormuş..
" aaa ben de tam işyerinin önündeyim ne tesadüf".
Zınk işe dönüş. "Ben gelemiycem galiba ama dur bi bakiim duruma 5 dk bekle"
Kapıda 5 dk bekleme o arada. Kocaman siyah bir arabayla 4 tane çok önemli adam belirdiler kapıda. Cocamı yakaladılar. Doğru işe. Gözlerimle görmeseydim bu senaryoya inanmak biraz zor değil mi sizce..

3 yorum:

Unknown dedi ki...

Süpersin:) Hele diyaloglar beni benden etti:) Kalemine sağlık valla...

Başak dedi ki...

ilk dialog ve benzerleri bizim evde de sıkça yaşanır.
Arada bloguna gelip biraz stres atıyorum:))
sevgiler.

elif ada dedi ki...

Ha ha makak maymunu gribi... Bunlari gorecegiz ve cok gulecegiz degil mi?