Ela Naz 21 aylık, çok bilmiş bir küçük insan. Sabah gözünü açar açmaz, "Men ayş eyg izliycem" diyor. Daha sabahın köründe kendisiyle uzlaşma çabalarımız başlıyor. Ben kahvaltısını hazırlarken babası ile biraz oynuyor, konuşuyor. Babasının sorularına cevap veriyor. Maşallah herşeye bi cevabı var. En çok elini yana kaldırarak "istemiyom" ya da "beğenmedim" demesine gülüyoruz. Neyse kahvaltımız hazır olunca biraz "ayş eyg" le birlikte kahvaltımızı yapıyoruz. Sonra ayş eyg kapanıyor ve anneannesi veya Ayşe Abla gelene kadar Ela'yla onun seçtiği kitaplarından birini okuyoruz. Zaten kitabını eline alıp gelip "oku" diye emrediyor kendisi. Biraz keyifli vakit geçirdikten sonra genelde anneannesi geliyor ve annesi çalışmaya gidiyor. Sabahları anneannesi Ela'yı genelde bir parka götürüyor. İyice yorulana kadar oynatıyor. Öğlen eve gelip yemeğini yiyor ve sonra uyuyor Ela. Yaklaşık 1.5-2 saatlik bir uykudan sonra anne de çalışmadan dönüyor ve akşamüstü eğer bir programımız var dışarı oynamaya, ya da bir arkadaşa veya alışverişe gidiyoruz. Akşam babanın dönüş saatinde genelde eve dönüyoruz. Ve Ela babasını görür görmez yine "Ayş eyg" diyor. Bazen babası ile akşam saatlerinde yine biraz "ayş eyg" izliyorlar. Bazen babasının sadece akşamları çıkardığı o yüzden de çok oynamak istediği mıknatıslı oyuncakla oynuyorlar. Veya beraber kitap okuyoruz. Tabii ki akşam programımız yoksa, bazen akşam da bir arkadaşı ile oynasın diye biryere veya dışarı çıkabiliyoruz.
Ela'nın genel olarak 1 günü böyle geçiyor. Günlerimizi sürekli konuşarak, oynayarak geçirmeye çalışıyoruz. Çok komik cevaplar veriyor.
Geçtiğimiz aydan hatırladığım bazı diyaloglar,
Babası : Portakal yermisin kızım?
Ela: Yerim
Baba: Kaç tane yersin?
Ela: Üç - Beş
Anneannesinin arabasına yeni aldığımız oto koltuğuna ilk oturuşunda.
Ela : Oh! çok rahat..
Gece uyanmış yanımıza gelmiş.
Baba: Noldu kızım?
Ela : Bişi, mama, süt
Babasıyla İce-age izliyorlar..
Ela: because dedi..
Babası akşam gelmiştir, kapıyı açar. Kapının önünde Ela.
Ela: Ays Eyg
Baba: Ne kadar izlemek istiyorsun?
Ela: Ellerini yana açarak "böööle".
Ela: Menim kaydeşim olcak
Ben: Öyle mi.. Sen sevicekmisin onu?
Ela: Oynıcam
Biz ona masal anlatırken artık durmuyor. Katılımda bulunuyor.
Baba: "İşte kocaman bir ayı gelmiş".
Ela: böööle kocamaaan..
Baba: Sen dur kızım dinle, hadi uyu bakiim.
Ela: olur
Baba: Aşağı atlamış.
Ela: atlamıışşş..
Baba: hay allam ya
Baba: Senin uykun gelmiş
Ela: Gemedi
Baba: Gelmiş gelmiş
Ela: Gemedi gemedi..
Geçen hafta onu bırakıp İstanbul'a gittim diye döndüğümde baya bir trip attı bana. Zeytin veriyorum. "Ayşe versin" diyo. 2 gün huysuzluk yaptı sonra inadını kırdı yapıştı bana. Çok özlemişim ben de onu, ben de ona yapıştım. Son günlerde pek bir aşığız yine.. İşte Ela'nın 21. ay maceraları böyle geçti. Her gün büyüyor ve bizi çok şaşırtıyor.
7 yorum:
bu diyaloglar çok tatlı oluyor yaa birde kameraya alabilsek müsade etselerde
Yalnız kardeşi sorulduğunda ısrarla oynıycam demesi çok tatlı. Sevmek kelimesi hiç yok sadece oynıycam :)) Minik abla.. Geçen cuma günü Öznur ile tanıştım, kulaklarını kısa bir süreliğine çınlatık ;)
Because :=) ayş eyg'den benim haberim yok sanırım...
Maşallah Ela kızımıza, maceralarını zevkle okuyorum, o gözlerindeki pırıltı daim olsun, kardeşiyle çok güzel geçinsin inşallah.
Şu akşamdan akşama çıkan mıknatıslı oyuncak da ne ola ki?sizin imalatınız mı?
Neslihancım;
Hayır Geomag'ın mıknatıslı bir oyuncağı fotoğraflarını cekeyim de yazayım. Ela bayılıyor şekiller yapmaya onunla.
:))) bendede bi ela var ama mercan lıı:)) ela mercan kızımın ismi...
süpersiniz... bizede bekleriz:))
Yorum Gönder