Of! Bu nasıl oldu bilmiyorum. Şimdi de 33 oldum. Ve bir tane kucağımda, bir tane karnımda var. İnanması çok güç.
Bunu bana 15 sene önce söyleselerdi inanmazdım. O zamanlar öyle bir ergendim ki. Annemle babamın burnundan getiren cinsten. Arabayı kapının önünden kaçıran cinsten bir kızdım. Ben evlenmeyecektim. Sürekli gezecektim, dünyayı turlayacaktım. Gittiğim yerlerden fotoğraflar çekip yollayacaktım. Adrenalin sağlayan sporlar ana gıdam olacaktı. Asi ruhuma uygun çılgınca giyinecektim, vücuduma dövmeler yaptıracaktım. Birleşmiş Milletler üyesi olup, Nairobi'de çocuklara bakacaktım. 35'ime geldiğimde bir çocuk evlat edinip onu büyütecektim. Belki 40'ımda da doğururdum ama daha dünyada bakılacak bir çok çocuk vardı. Ama hayat planlandığı gibi olmuyor işte.
25'ime geldiğimde 30'un hızla yaklaşmakta olduğunu ve ciddi bir ilişkim olduğu gerçeğini hissetmeye ve paniklemeye başladım. Paniklesem de hiç hırçın yapıma uymayacak bir şekilde mutluydum ve huzurluydum. Bu adam napıyordu bilmiyorum ama ben değişmiştim. Hem de çoooooooook. Huzurlu, gittikçe sakinleşen bir yapıya sahip olmuştum. Sonra anladım ki bana hayatım boyunca kimsenin davranmadığı gibi davranıyor (itiraf ediyorum ailemin bile). Beni gerçekten anlıyor ve empati kuruyor. Hayatımızı beraber geçirme fikri belirdiğinde ikimiz de bocalamalar ve krizler yaşadık. O zamanlar 30 yaş bana yaşlı görünüyordu ve 27'ime geldiğimde sanki 3 sene sonra herşey bitecekmiş gibi hissedip biran önce hayatımı kurmalıyım hissine kapıldım. Bu bir devrin sonu olacaktı ve biz sonunda evlendik. İşte düşünmediğim ilk şeyi yapmıştım. Sonraki 3 seneyi oh iyiki evlenmişiz ne kadar huzurlu ve keyifliyiz diye düşünerek geçirdik. Bol bol gezip sorumsuzca tek başına olmanın keyfini çıkardık belki de bu yüzden 20'li yaşlarımızın sonunda birgün bir baktım 30'lu yaşlarla ilgili depresif değilim. Daha da kötüsü. Tamamen inkar halindeyim. Evet gerçekten inkar. Kendi kendime düşündüm. Bir yerlerde yanlış hesaplama yaptım ve gerçekte 24 bilemedin 25'im. Sonra kafamda matematik yaptım. 2010-1977.. Sonra anladım ki kafamda matematik yapamayacak kadar gebeşim. Acaba dedim hiç mi bu matematiği yapamadım da hala 25'imde miyim gerçekten peki ya 40 olduysam. Yok canım dur bu gerçekten kaçamam en iyisi hesap makinesi. Evet. 2010-1977: 33...
HAYIIIIIIIIIIIIIIIIIRRRRRRRRR!
Sonra kendimi topladım. Daha kötüsü de olabilirdi. 133 falan olabilirdim. 30 yeni 15 değil miydi ki? Saçmalamanın doruğundayım değil mi?
Aslında hayatımda çok da güzel bir durumdayım şu an. Harika bir ailem var, süper arkadaşlarım var. Şimdi anladım ki ruh yaşım 20'lerde kaldıysa da, 30'unda hayat bitmiyor. Aslında 30'una girdikten sonra hayatımın en güzel yıllarını geçirdim. O zaman bundan sonrasının daha güzel olmasını umuyorum. 33 olmayı inkar etmek depresiflikten gelmiyor, ben 33 yaşında hissetmiyorum. Ben çok çok küçük hissediyorum, bazen Ela kadar, bazen liseli bir çocuk kadar. Ben sanırım yaşlananlardan değil, yaş alanlardanım.
-----------------------------------------------------------------
Bugün 33 oldum.
- Pilavı hala yoğurtla çok seviyorum. Lapa gibi.
- Hala eğlenmek için içkiye ihtiyaç duymuyorum.
- Çok sakin bir insana dönüştüm ama hala ortada haksızlık varsa uğrayan ben değilsem bile içimden canavar çıkıyor.
- Hala müdahaleye katlanamıyorum.
- Bu sene doğum günümde aldıklarım:
- Yeni bir sivilce. (Kulağıma yakın)
- Bir başağrısı.
- Gergin bir boyun. (İstanbul yolculuğundan kalan)
- Bir şaplak, 20 aylık kızımdan
- Bir tekme içerdekinden
- Öğrendiğim bazı dersler:
- 3D film gözlükleri bana migren veriyor.
- 20 aylık bir çocukla yapılan doğa gezilerinde görülecek tek doğal şey bitki çeşitliliğidir, çünkü çocuğunuza; sizi, uzaklaşırken duysun diye yaptığınız haykırışlar sonunda çevredeki 1 km2'de olan ve bacakları olan her canlı çoktan kaçmış olacaktır.
- Gebeşsen, bebek arabasını yanına almadan bir çocukla tuvalete bile gitme.
16 yorum:
iyi doğdun esra:)
bayılıyorum sana, bu eğlenceli hallerine, yakın olsak seni kendime zorla arkadaş yapardım, kurtulamazdın benden:)
harikasın Esra:) nice senelere.. hayata hep pozitif bakmak lazım. 17 yaşımdayken, 30 yaşında olanlara yaşlı gözüyle bakardım, şimdi 31 yaşındayım ve diyotum ki hayat yeni başlıyor:)) yaşasın yaşlanmamak, yaşasın yaş almak:))
Seviyorum seni Esra...İyi ki doğurmuş annen seni:)
Esra iyi ki doooduun :) bence hala dediklerini yapacak enerjiye sahipsin - ben de kendimi öyle hissettiğimden biliyorum -
Daha nice yıllara Esra… Enerjinle, pozitifliğinle, her şeyinle en genç 33 olmalısın.. Ailenle sevdiklerinle mutluluğunun her daim olmasını dilerim…
Mutlu yıllar, yavrularınla, eşinle daha nice en iyi yıllar diliyorum sana.
Valla bana çok uyan şeyler yazmışsın. Pek farklı değilim (karından gelen tekme hariç:)
Hayat 35'inde de hala güzel, hala süper, şimdiden söyleyeyim:)
Ne kadar guzel yazmissiniz Esra, ne guzel genc ve enerjik hissedebilmek, yas kac olursa olsun!
Nice mutlu yillara diliyorum, saglik ve huzurla dolu...
Esracim mutlu yıllar...
Yeni yaşında karnındaki tekmenin de dışardaki şaplağa eklenmesi dileğiyle:))
Bundan daha eğlenceli bir yaş özeti yapılamazdı herhalde :)
mutlu mutlu,
nice nice,
huzurlu ve sağlıklı yıllar...
insanın kendini bilmesi gibisi yok ;)
nice yıllara kızın eşin ile hep birlikte
Nice nice mutlu yıllara Esra. Hep sağlıkla ve mutlulukla ve tatlı bebislerinle
sağlıklı ve mutlu yıllar dilerimmm...iyi ki doğdunnn:)
öperim çok...
Füsuncum;
Aşkolsun sen zaten benim arkadaşımsın. İnşallah bir gun karsılıklı guzel bir sohbetle kahve de yudumlarız.
Neslihan;
çok şekersin tatlım. ben de anneme oyle diyorum. asıl tebrikler ona.
Banu;
Ben de senin hala enerjin olduguna eminim. Ben de elimden geleni yapacagım tabii.
Bigecim;
Sen de iyi ki doğmuş iyiki Duru'yu Ela'dan 4 gun sonra dogurmussun. Yoksa seni nerden bulurdum.
Herkese tebriklerinden dolayı eşekkürler.. Hep beraber nice yıllara inşallah.
33 yaş bence de en uzak görünendi ama en genç yaşanan yıl o oluverdi :)doğum günün kutlu olsun.Cocuklarınla eşinle ve tüm sevdiklerinle nice mutlu yaşlara.
Yorum Gönder