4 Ekim 2010 Pazartesi

Dünya Çocuk Günü



"Sırf onlardan daha yaşlı ve daha güçlü olduğun için ne olduğunu, nereye ulaştığını, iç dünyadaki konumunun ne olduğunu hiç düşünmeden onu tıpkı kendine benzetiyorsun. Sen bir zavallısın, ve çocuğunun da aynı olmasını mı istiyorsun?

Ancak hiç kimse düşünmez; aksi takdirde insanlar küçük çocuklardan öğrenirlerdi. Çocuklar öte dünyadan o kadar çok, pek çok şey getirir ki çünkü onlar çok yeni gelmişlerdir. Onlar hala rahmin sessizliğini, varoluşun kendi sessizliğini taşırlar."
OSHO - Çocuk kitabı'ndan

Bende 2 tane var, sende 1 tane. 1'ini zor büyüten var, 7'sini sokakta büyüten var. Her sene doğuran var, 40'ında ilkini doğuran var. Doğurduktan sonra öldüren de var, hasta olmasın diye dışarı çıkarmayan da var. Çocuklar gerçekten geleceğimiz. Gelecek nesillerimiz ve onlara karşı sorumluluğumuz çok büyük. Geleceklerinden biz sorumluyuz. Nasıl bir dünyada yaşayacaklarından biz sorumluyuz.

Bugün "Dünya Çocuk Günü"'ymüş. Neden Anneler günü, Babalar Günü gibi yaşanmıyor. Kutlanması, hatırlanması gereken bir gün varsa bu o gün işte. Çocuklar toplumda çok rahatsız yaşıyor. Kendi boyutundan büyük lavabolara asılmak zorunda kalıyor, sokaklarda, marketlerde herşey büyükler için. İçine düşecekleri kadar büyük tuvaletlere oturmakta zorlanıyorlar. Başka aletler kullanmak zorunda kalıyorlar. Her restoranda, alşveriş merkezinde çocukların boyuna uygun tuvalet ve lvabo olmalı. Bunlar daha ne ki; çocuklar Şiddet, cinsel taciz, ekonomik istismar, kaçırılma, zorla çalıştırılma, eğitim kalitesinin düşüklüğü ile büyüklerin hayatında çok zor hayatlar geçiriyor.

İşte bazı gerçekler. Ülkemizde son 10 yılda özellikle okul öncesi çağdaki çocuklara uygulanan şiddet %20 artmış. İnanılmaz bir rakam.

Çocuk ihmali ve istismarı vakalarında artış olmuş bunlardan en çok görüleni ise cinsel taciz. Evet kadınlara değil, çocuklara.

Son 5 yılda 1659 çocuk kaçırılmış. Siz de paranoyak oluyor musunuz?

4000 çocuk sokakta yaşıyor. Evleri yok, içecek temiz suları yok. Anne, babaları yok. Sizin de damlalar oluştu mu gözünüzde.


8000 çocuk sokakta çalışıyor. Siz de çocuğunuz ders çalışsın hiç bir iş yapmasın diye odasına meyve taşıyor musunuz? Benim annem yapardı.

Dünya'da 2 milyon çocuk HİV virüsü taşıyor. Neden? Doğuştan..
15 milyon çocuk HIV yüzünden annesiz, babasız yaşıyor..

Savaş'da büyüyen çocuklar......

Biz kardeşi geldi diye psikolojisini düşünmekten kendi psikolojimizi bozmak üzereyiz. Dünyadaki çocukların yaşadığı dramı görüyor musunuz? Ne yapabiliyoruz. Çoğu konuda hiçbirşey. Sadece kendi çocuklarımızı mümkün olan en sorumlu, en iyi şekilde yetiştirip kazandırabiliriz. Çocuk haklarının artması için elimizden gelen baskıyı yapabiliriz. Ama bunlar dışında savaşda büyüyen, yokluk içinde, temiz su bile bulamayan çocuklar için pek birşey yapamıyoruz. Kimsesiz çocuklar için, yardıma ihtiyacı olan çocuklar için ve UNICEF'e yardımda bulunalım sadece. Arada bir. Çocuğumuza bir pantolon fazla alacağımıza veya çocuğumuzun 2 ayda küçülen kıyafetlerini götürerek. Ne biliim herkesin elinden birşeyler gelir. Yeter ki sokaklarda büyüyen sümüklü çocukların görüntülerini daha çok aklınıza getirin.
Not: Kullandığım resimler en masum olanlardı. Irak ve çocuk kelimelerini birarada tarattım. Ben yaptım siz yapmayın. İnsanın kaldırma gücünün ötesinde. Çocuklarımıza iyi bakalım. Sabrımız azalınca bunları hatırlayalım. Hiç bu kadar karamsar bir yazı yazmamıştım. Aslında yazı kendini yazdı. Yapacak birşey yok.

Hiç yorum yok: